Amaç: Asemptomatik yetişkinlerde sık görülen tesadüfi bir radyolojik bulgu primer boş sella (PES)’dir. Risk faktörlerini belirlemek ve takip stratejilerine rehberlik etmek için PES’li hastaların klinik, radyolojik ve hormonal özelliklerini inceledik.
Gereç ve yöntemler: Çalışmaya PES’li 120 hasta dahil edildi. Hastalara ilişkin veriler retrospektif olarak elde edildi. Bu veriler semptomlar, hastalıklar ve radyolojik, biyokimyasal ve hormonal verilerle ilgili ayrıntıları içeriyordu. Hastalar sella turcicadaki serebrospinal sıvı hacmi ve hipofiz yüksekliğine göre iki gruba (parsiyel ve total) ayrıldı. Hastalar ayrıca hipofiz yetmezliğinin şiddetine göre izole hormon eksikliği, hipopituitarizm veya panhipopituitarizm olarak sınıflandırıldı.
Bulgular: Çalışma grubunun %83,3'ünde hormonal yetersizlik saptandı. En sık nedenler büyüme hormonu eksikliği ve santral hipogonadizmdi. Hipofiz yetmezliği açısından iki grup arasında fark yoktu; ancak panhipopitüitarizm total PES grubunda daha yaygındı (%60,5/30,5). PES kadınlarda daha sık görülürken, hem genel hem de şiddetli hormonal yetersizlik erkeklerde daha yaygındı. Hipofiz yüksekliği tiroid stimülan hormon, serbest T4, insülin benzeri büyüme faktörü-1, testosteron, östradiol, adrenokortikotropik hormon ve kortizol ile pozitif korelasyon gösterdi (r=0.275, p=0.002; r=0.277, p=0.002; r=0.394, p<0.001; r=0.319, p<0.001; r=0.195, p=0.032; r=0.220, p=0.016 ve r=0.310, p=0.001). Düşük hipofiz yüksekliği ve erkek cinsiyet de panhipopitüitarizm riski ile ilişkiliydi (p=0.002 vs p=0.015).
Sonuç: Hipofiz yetmezliği PES’de yaygındır, ancak panhipopitüitarizm total PES’de daha yaygındır. Düşük hipofiz yüksekliği ve erkek cinsiyet panhipopituitarizm için risk faktörleridir. Bu özelliklere sahip hastalar daha yakından takip edilmelidir.
Objective: A common incidental radiological finding in asymptomatic adults is primary empty sella (PES). We examined the clinical, radiological and hormonal features of patients with PES to identify risk factors and guide follow-up strategies.
Materials and methods: The study included 120 patients with PES. Data on patients was obtained retrospectively. This included details on symptoms, diseases, as well as radiological, biochemical and hormonal data. Patients were divided into two groups (partial and total) according to sella turcica cerebrospinal fluid volume and pituitary height. Patients were further classified as having isolated hormone deficiency (HD), hypopituitarism or panhypopituitarism according to the severity of pituitary insufficiency.
Results: HD was found in 83.3% of the study group. The most common causes were growth hormone deficiency and central hypogonadism. The two groups were indistinguishable with regard to pituitary insufficiency; however, panhypopituitarism was more prevalent in the total PES group (60.5%/30.5%). PES was more common in women, while both general and severe HD were more common in men. Pituitary height was positively correlated with thyroid stimulating hormone, free T4, insulin-like growth factor-1, testosterone, estradiol, adrenocorticotropic hormone and cortisol (r=0.275, p=0.002; r=0.277, p=0.002; r=0.394, p<0.001; r=0.319, p<0.001; r=0.195, p=0.032; r=0.220, p=0.016 and r=0.310, p=0.001). Low pituitary height and male gender were also associated with the risk of panhypopituitarism (p=0.002 vs p=0.015).
Conclusion: Pituitary insufficiency is common in PES, but panhypopituitarism is more common in total PES. Low pituitary height and male gender are risk factors for panhypopituitarism. Patients with these characteristics should be monitored more closely.