Amaç: Çalışmadaki amacımız güçlü bir antienflamatuar ve antioksidan olan manuka balın deneysel olarak, sıçan femoral arterinde oluşturulan subaraknoid kanama modelinde vazospazm gelişimi üzerinde etkinliğinin olup olmadığını araştırmaktır.
Metod: Yirmi dört adet Wistar-Albino türü sıçan üç gruba ayrıldı: birinci grup (n = 8), kontrol grubu; ikinci grup (n = 8), vazospazm grubu; ve üçüncü grup (n = 8), vazospazm + bal tedavi grubu. Femoral arterlerin duvar kalınlığı (W) ve lümen çapı (L) morfometrik olarak ölçüldü. İstatistiksel analiz için SPSS kullanıldı. Alt grup analizleri Mann Whitney U testi ile yapılıp, Bonferroni düzeltmesi ile yorumlandı. İstatistiksel alfa anlamlılık seviyesi p < 0,05 olarak kabul edildi.
Sonuçlar: Grupların L ve W ortalamalarında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p < 0,001, p = 0,001). Grup 2’nin L ortalaması Grup 1 ve grup 3’e göre istatistiksel olarak anlamlı düşüktü. W ortalaması ise anlamlı olarak yüksekti (hepsi için p < 0,001). Grup 1 ve grup 3’ün L ve W ortalamaları arasında ise istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p = 0,064 p = 0,954).
Tartışma: Manuka balı antioksidan ve antienflamatuar etkisini plazma TNFα, IL-1β, IL-6 gibi inflamatuar sitokinleri ve lipid peroksidasyon seviyesini inhibe ederek gösterir. Antienflamatuar ve antisitokin tedavinin Subaraknoid kanama sonrası iskemik komplikasyonları önlediği çeşitli çalışmalarda ortaya konulmuştur. Yapmış olduğumuz çalışmada Manuka balın antienflamatuar ve antioksidan özelliği ile, deneysel olarak sıçan femoral arterinde oluşturulan vazospasm modelinde, vazospasmı önlemede başarılı olduğu istatistiksel olarak gösterilmiştir.
Objectives: The aim of this study was to determine if Manuka honey, a potent anti-inflammatory and antioxidant agent, had any effect on the development of vasospasm in an experimental subarachnoidal hemorrhage model constructed in rat femoral arteries.
Methods: Twenty-four Wistar Albino strain rats were divided into 3 groups: Group 1 was the control group (n=8), Group 2 was the vasospasm group (n=8), and group 3 was the treatment group (n=8). The wall thickness (W) of the femoral arteries and the luminal diameter (L) were measured using morphometric methods. The data were analyzed with statistical software. The Mann-Whitney U-test was used to compare independent groups and Bonferroni post hoc analysis was used for multiple comparison tests. Significance for all of the results was established at p<0.05.
Results: A statistically significant intergroup difference was detected in the mean L and W (p<0.001, p=0.001, respectively). The mean L value in Group 2 was statistically significantly less than that of Groups 1 and 3, while the mean W value was significantly greater (p<0.001 for all). However, no statistically significant difference was detected between Groups 1 and 3 with respect to the mean L and W values (p=0.064, p=0.954, respectively).
Conclusion: Manuka honey exerts an antioxidant and anti-inflammatory effect via inhibition of inflammatory cytokines, including plasma tumor necrosis factor alpha, interleukin (IL)-1 beta, IL-6, and the lipid peroxidation level. This study statistically demonstrated that the anti-inflammatory and antioxidant properties of Manuka honey successfully inhibited the development of vasospasm in an experimentally induced vasospasm model in the femoral arteries of rats.