Amaç: Bu çalışmada hipertrofik skarlı (HTS) hastalarda alt konka hipertrofisinin (AKH) varlığı ve şiddetinin araştırılması amaçlandı.
Yöntemler: Bu vaka-kontrol çalışması, dermatoloji polikliniği muayenesi sırasında hipertrofik skar tanısı alan hastalar ve hipertrofik skarı olmayan kontrol grubu ile yapıldı. Bir kulak burun boğaz uzmanı anterior rinoskopi ile AKH varlığını ve şiddetini inceledi.
Bulgular: AKH, HTS hastalarında kontrol grubuna kıyasla daha sık görüldü (sırasıyla %64 ve %34) (p=0.014). HTS grubunda hastaların %48'inde grade 2 ve %16'sında grade 3 AKH vardı; kontrol grubunda ise hastaların %24'ünde grade 2 ve %10'unda grade 3 AKH vardı (p=0.046). Ayrıca, HTS ile birlikte kaşıntı veya ağrı şikayeti olan hastalarda (sırasıyla %83 ve %80) AKH varlığı, asemptomatik HTS hastalarına göre daha yüksekti (p=0.020).
Sonuç: Kontrol grubuyla karşılaştırıldığında, özellikle skar ile ilişkili kaşıntı veya ağrı bildiren HTS'li hastalarda daha fazla sayıda alt konka hipertrofisi vardı. HTS ve AKH'nin tam patogenezi ve tedavisine ilişkin sınırlı bilgi göz önüne alındığında, birliktelikleri potansiyel olarak bu bağlantılı durumlara ilişkin yeni bilgiler sağlamaktadır. (SETB-2023-12-228)
Objectives: This study aimed to investigate the presence and severity of inferior turbinate hypertrophy (ITH) in patients with hypertrophic scars (HTS).
Methods: This case-control study was conducted with patients diagnosed with HTS during dermatologic examination and a control group without HTS. An otolaryngologist evaluated the presence and severity of inferior turbinate hypertrophy by anterior rhinoscopy. Results: ITH was more common in patients with HTS compared to the control group (64%, and 34%, respectively) (p=0.014). In the HTS group, 48% of patients had grade 2, and 16% had grade 3 ITH; in the control group, 24% had grade 2, and 10% had grade 3 ITH (p=0.046). Also, ITH was higher in patients who complained of pruritus or pain (83%, and 80%, respectively) in the HTS than in asymptomatic HTS patients (p=0.020).
Conclusion: A higher number of patients with HTS had ITH compared to the control group, especially those who reported pruritus or pain associated with scar. Given the limited understanding of the full pathogenesis and treatment of HTS and ITH, their association potentially provides new insights into these related conditions.