Background: This study aims to determine the prevalence of cold agglutinins (CA) in patients undergoing cardiac surgery in the Turkish population, to draw attention to the importance of preoperative diagnosis, and to increase clinicians' awareness of cold hemagglutinin disease (CHD).
Method: 4273 patients who underwent elective cardiac surgery between 2012-2022 were examined. All patients were routinely screened for CA. Patients were divided into two groups: 18-49 years old (Group 1) and over 50 years old (Group 2). Prevalence analysis was performed by comparing these age groups and genders.
Result: Among all patients, CA was positive in 390 (9.12%). There was no difference between group 1 and group 2 in all patient groups and women. However, CA was found to be higher in group 2 in men compared to group 1 (n=154 (8.9%) and n=65 (6.6%), respectively), p=0.47). CA was found to be higher in women compared to men (n=171 (10.9%), n=219 (8.07%), respectively), p=0.015).
Conclusion: We found that CAs were considerably high in patients undergoing cardiac surgery in the Turkish population. CA is important for cardiac surgery where hypothermia is used, and we believe that this pathology should be routinely screened in the preoperative period. Due to these rates that cannot be ignored, the clinical awareness of the heart team about CHD should be increased.
Amaç: Bu çalışmanın amacı, Türk toplumunda kalp cerrahisi geçiren hastalarda soğuk aglutininlerin (SA) yaygınlığını belirlemek, preoperatif tanının önemine dikkat çekmek ve klinisyenlerin soğuk hemaglutinin hastalığı (SHD) konusunda farkındalığını artırmaktır.
Yöntem: 2012-2022 yılları arasında elektif kalp cerrahisi geçiren 4273 hasta incelendi. Tüm hastalar rutin olarak SA açısından tarandı. Hastalar iki gruba ayrıldı: 18-49 yaş arası (Grup 1) ve 50 yaş üstü (Grup 2). Yaş grupları ve cinsiyetler karşılaştırılarak prevalans analizi yapıldı.
Bulgular: Tüm hastalar arasında SA 390 (%9,12) kişide pozitifti. Tüm hasta gruplarında ve kadınlarda grup 1 ve grup 2 arasında fark yoktu. Ancak, SA'nın grup 2'de erkeklerde grup 1'e kıyasla daha yüksek olduğu bulundu (sırasıyla n=154 (%8,9) ve n=65 (%6,6), p=0,47). SA'nın kadınlarda erkeklere kıyasla daha yüksek olduğu bulundu (sırasıyla n=171 (%10,9), n=219 (%8,07), p=0,015).
Sonuç: Türk popülasyonunda kalp cerrahisi geçiren hastalarda SA'ların önemli ölçüde yüksek olduğunu bulduk. SA, hipoterminin kullanıldığı kalp cerrahisi için önemlidir ve bu patolojinin ameliyat öncesi dönemde rutin olarak taranması gerektiğine inanıyoruz. Göz ardı edilemeyecek bu oranlar nedeniyle kalp ekibinin SHD hakkında klinik farkındalığı artırılmalıdır. (SETB-2024-12-206)