Objectives: Retrocochlear pathology associated with audiovestibular symptoms is detected in very few of the patients, and most of the internal acoustic canal magnetic resonance imaging examinations (IAC-MRIs) are either completely normal or include accompanying incidental findings (IFs). The aim of our study is to reveal the presence and frequency of IFs in IAC-MRIs, together with retrocochlear lesions. In addition, we intend to emphasize the clinical importance of these IFs.
Methods: A retrospective analysis of 374 serial IAC-MRI scans.
Results: Gender distribution: 201 males and 173 females. Age range: 2–82 years. Seventy-two scans (19.25%) were totally normal. Fifteen scans (4.01%) demonstrated only pontocerebellar angle findings (PCAFs). The presence of PCAF and IF was together in 57 scans (15.24%). In 230 (61.50%) of the scans, only IFs were present. The incidence of IFs in all IAC-MRIs was 76.74% (287 of 374). Critical findings that may require clinical further evaluation and examination were present in 34 scans (9.09%). IFs that did not require further examination were observed in 253 scans (67.65%).
Conclusion: Various IFs can be detected with IAC-MRI that may cause similar symptoms with PCAF. And unfortunately, some of these IFs may be of very high clinical importance. All referral clinicians should know well that these audiovestibular symptoms can appear as IFs anywhere in the auditory pathway, and how they should be followed in their clinical approach.
Amaç: Audiovestibuler semptomlar nedeniyle tetkik edilen hastaların çok azında bu semptomlarla ilişkili retrokoklear bir patoloji saptanır. Bu hastaların, internal akustik kanal manyetik rezonans görüntülemelerinin (IAK-MRG) çoğu ya tamamen normaldir ya da eşlik eden rastlantısal bulguları (RB) içerir. Çalışmamızın amacı, IAK-MRG'lerde, olası retrokoklear lezyonlarla birlikte RB’lerin varlığını ve sıklığını ortaya koymak ve bu RB'lerin klinik önemini vurgulayarak, saptandıklarında nasıl bir klinik yaklaşımda bulunulması gerektiğini tartışmaktır.
Yöntem: 374 olgunun IAK-MRG tetkiklerinin retrospektif olarak incelenmesiyle gerçekleştirilmiştir.
Bulgular: Cinsiyet dağılımı: 201 erkek, 173 kadın. Yaş aralığı: 2-82 yıl. Yetmiş iki olgunun MRG tetkiki (%19.25) tamamen normaldi. On beş olguda (%4.01) sadece pontoserebellar açı bulguları (PSAB) saptandı. Elli yedi olguda (%15.24) PSAB ve RB varlığı birlikteydi. MRG’lerin 230'unda (%61.50) sadece RB mevcuttu. Tüm IAK-MRG'lerde RB insidansı %76.74 idi (374 olgunun 287'sinde). Otuz dört olguda (%9.09) klinik ileri değerlendirme ve inceleme gerektirebilecek kritik bulgular mevcuttu. Olguların 253’ünde (%67.65) ise, daha ileri inceleme gerektirmeyen RB'ler gözlendi.
Sonuç: IAK-MRG ile, PSAB’ye benzer semptomlara yol açabilecek, çok çeşitli RB’ler saptanabilir. Ve ne yazık ki bu RB’lerin bazıları ciddi klinik önem arz edebilir. Hastalarından IAK-MRI tetkiki isteyen tüm klinisyen hekimler, bu audiovestibuler semptomların, işitsel yolun herhangi bir yerinde, RB olarak ortaya çıkabileceğini ve klinik yaklaşımda nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini iyi bilmelidir. (SETB-2021-06-192)