Objective: In this study, we aimed to compare the impacts of application of three different drugs during rapid sequence anesthesia induction in hypertensive patients on responses to laryngoscopy and intubation.
Method: The study was planned as a randomized prospective study. 90 patients aged between 18-79 years old from the American society of anesthesiologists (ASA) II-III group with hypertension were included in this study. Patients were randomly divided into 3 groups of 30 people. After 3 minutes of pre-oxygenation, the patients in Group R received 1µg/ kg remifenatnil+5 mg/kg sodium thiopental, the patients in Group L received 1 mg/kg lidocaine+5mg/kg sodium thiopental, and the patients in Group F received 2µg/kg fentanil+5 mg/kg sodium thiopental through induction. As myorelaxant, 1 mg/kg rocuronium bromide was injected and intubation was performed after 60 seconds. All patients underwent intubation scoring. Hemodynamic parameters of the patients were recorded before induction, during intubation and on the 1st, 3rd, 5th and 10th minutes after intubation.
Results: There was no significant difference between the groups in terms of demographic data and intubation scoring. Systolic arterial pressures 1st, 3rd and 5th minutes after intubation found significantly higher in Group L compared to Group F and Group R. Diastolic and mean arterial pressures after intubation of 1st and 3rd minutes were found to be highest in Group L. In Group R systolic, diastolic and mean arterial pressures up to 10 minutes after intubation were detected under basal values. The heart pulse rates in the 1st and 3rd minutes after intubation were the highest in Group L and the lowest in Group R.
Conclusion: Remifentanil seems to be a better choice than lidocaine and fentanyl to reduce hemodynamic response in patients and to ensure hemodynamic stabilization during prompt anesthesia induction in hypertension patients.
Amaç: Çalışmamızda hipertansif hastalarda hızlı seri anestezi indüksiyonu sırasında üç farklı grup ilaç uygulamasının, laringoskopi ve entübasyona hemodinamik cevap üzerine etkilerinin karşılaştırılması amaçlandı.
Yöntem: Çalışmanın randomize prospektif bir çalışma olarak yapılması planlandı. Çalışmaya, hipertansiyonu olan American society of anesthesiologists (ASA) II-III grubu, 18-79 yaş arası 90 hasta dahil edildi. Hastalar randomize olarak 30’ar kişilik 3 gruba ayrıldı. Üç dakikalık preoksijenasyonu takiben Grup R’deki hastalara 1µg/ kg remifenatnil+ 5 mg/kg sodyum tiyopental, Grup L’deki hastalara 1 mg/kg lidokain+5mg/kg sodyum tiyopental, Grup F’deki hastalara 2µg/ kg fentanil+5 mg/kg sodyum tiyopental ile indüksüyon yapıldı. Kas gevsetici olarak 1 mg/kg roküronyum bromür IV enjekte edildi ve 60 sn sonunda entübasyon gerçekleştirildi. Tüm hastalar için entübasyon skorlaması yapıldı. İndüksiyon öncesinde, entübasyon sırasında, entübasyonu takiben 1, 3, 5 ve 10. dakikalarda hastaların hemodinamik parametreleri kaydedildi.
Bulgular: Demografik veriler ve entübasyon skorlaması açısından gruplar arası anlamlı fark bulunmadı. Sistolik arter basıncları entübasyon sonrası, 1, 3 ve 5. dakikalarda Grup L’de, Grup F ve Grup R’ye göre anlamlı olarak yüksek bulundu. Diyastolik arter ve ortalama arter basıncları Grup L’de entübasyon sonrası, 1 ve 3. dakikalarda en yüksek olarak tespit edildi. Grup R’de sistolik, diastolik ve ortalama arter basınçları entübasyon sonrası 10. dakikaya kadar bazal değerlerin altında tespit edildi. Entübasyon sonrası 1 ve 3. dakika kalp atım hızı değerleri açısından Grup L en yüksek, Grup R’de en düşük olarak tespit edildi.
Sonuç: Remifentanil, laringoskopi ve entübasyona karşı gelişen hemodinamik yanıtın azaltılmasında lidokain ve fentanilden daha etkili ve hipertansiyon hastalarında hızlı seri anestezi indüksiyonu sırasında hemodinamik stabilizasyon sağlanması için daha iyi bir tercih olarak gözükmektedir.