ISSN : 1302-7123 | E-ISSN : 1308-5123
The Relationship between Insulin Resistance and Liver Damage in non-alcoholic Fatty Liver Patients [Med Bull Sisli Etfal Hosp]
Med Bull Sisli Etfal Hosp. 2020; 54(4): 411-415 | DOI: 10.14744/SEMB.2018.83604

The Relationship between Insulin Resistance and Liver Damage in non-alcoholic Fatty Liver Patients

Elif Guven Cetin1, Nazan Demir2, Ilker Sen3
1Department of Internal Medicine, University of Health Sciences Turkey, Sisli Hamidiye Etfal Teaching and Research Hospital, Istanbul, Turkey
2Department of Medical Oncology, Eskisehir Osmangazi University, Health Practice and Research Hospital, Eskisehir, Turkey
3Department of Gastroenterology, University of Health Sciences Turkey, Sisli Hamidiye Etfal Teaching and Research Hospital, Istanbul, Turkey

Objectives: Non-alcoholic fatty liver disease (NAFLD) is closely associated with diseases, such as obesity, diabetes mellitus, metabolic syndrome, which are characterized by insulin resistance. NAFLD is thought to be a manifestation of metabolic syndrome in the liver. Liver fibrosis has a high prognostic significance in non-alcoholic steatohepatitis (NASH). In this study, the relationship between insulin resistance and the histopathological changes in the liver was investigated in biopsy-proven NAFLD patients.
Methods: In this study, 85 biopsy-proven NAFLD patients (64 NASH, 21 non-NASH) and 40 healthy control subjects were enrolled. Insulin resistance was calculated using the "homeostasis model assessment of insulin resistance" (HOMA-IR).
Results: C reactive protein, total cholesterol, low-density lipoprotein, triglyceride, body mass index (BMI), HOMA-IR levels were significantly higher in the NAFLD group compared to the control group. In the NASH group, the HOMA-IR level was significantly higher than the non-NASH group (p=0.026). When NAFLD patients with advanced fibrosis (stage 3-4, n=27) and without fibrosis (stage 0-2, n=58) are compared, in advanced fibrosis group BMI (35.2±4.6 kg/m2 and 32.7±4.1 kg/m2, respectively; p=0.031) and HOMA-IR (6.3 [5.8-6.8] and 3.4 [2.6-4.8], respectively, p=0.001) levels were higher significantly. In the covariance analysis, when confounding factors, such as BMI, age and gender, were corrected, it was observed that the elevation of HOMA-IR level in the advanced fibrosis group continued statistically significantly.
Conclusion: HOMA-IR levels were high in NAFLD patients with advanced fibrosis. HOMA-IR, which can be easily measured in daily practice, is an independent predictor for fibrosis.

Keywords: HOMA-IR, insulin resistance; Non-alcoholic fatty liver.

Non-alkolik yağli karaciğer hastalarinda insülin direncinin karaciğer hasari ile ilişkisi

Elif Guven Cetin1, Nazan Demir2, Ilker Sen3
1Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İç Hastalıkları Kliniği, İstanbul
2Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi, Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı, İstanbul
3Sağlık Bilimleri Üniversitesi Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Gastroenteroloji Kliniği, İstanbul

Amaç: Non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı (NAYKH), insülin direnci ile karakterize olan obezite, diyabetes mellitus, metabolik sendrom gibi hastalıklarla yakından ilişkilidir. Metabolik sendromun karaciğerdeki tezahürü olduğu düşünülmektedir. Karaciğer fibrozisinin non-alkolik steatohepatitte (NASH) prognostik önemi yüksektir. Bu çalışmada biyopsi ile kanıtlanmış NAYKH olgularında insülin direnci ile karaciğerdeki histopatolojik değişiklikler arasındaki ilişki incelenmiştir.
Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 85 kişilik biyopsi ile kanıtlanmış NAYKH hastası (64’ü NASH, 21’I NASH olmayan) ve 40 kişilik kontrol grubu alındı. İnsülin direnci ‘homeostasis model assessment of insulin resistance’ (HOMA-IR) kullanılarak hesaplandı.
Sonuçlar: NAYKH grubunda C reaktif protein, total kolesterol, düşük dansiteli lipoprotein, trigliserit, vücut kitle indeksi (VKİ), HOMA-IR düzeyleri kontrol grubuna göre istatistiksel açıdan anlamlı şekilde yüksekti. NASH grubunda NASH olmayan gruba göre HOMA-IR düzeyi anlamlı düzeyde (p=0.026) yüksekti. İleri düzeyde fibrozisi olan (evre 3-4, n=27) ve olmayan (evre 0-2, n=58) NAYKH hastaları karşılaştırıldığında, ileri fibrozis grubunda hafif fibrozis grubuna göre VKİ (35.2±4.6 kg/m2 ve 32.7±4.1 kg/m2 sırasıyla, p=0.031) ve HOMA-IR (6.3 [5.8-6.8] ve 3.4 [2.6-4.8] sırasıyla, p=0.001) seviyelerinin yüksek olduğu gözlendi. Kovaryans analizinde, ileri fibrozis grubunda HOMA-IR yüksekliğinin; VKİ, yaş, cinsiyet gibi karıştırıcı faktörler düzeltildiğinde de istatistiksel olarak anlamlı biçimde devam ettiği görüldü.
Sonuç: Fibrozis düzeyi ileri derecede olan NAYKH hastalarında HOMA-IR değerinin yüksek olduğu gözlenmiştir. Günlük pratikte kolaylıkla ölçülebilen HOMA-IR’nin fibrozis için bağımsız bir prediktör değer olduğu görülmüştür. (SETB-2018-11-163)

Anahtar Kelimeler: non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı, insülin direnci, HOMA-IR

Corresponding Author: Elif Guven Cetin
Manuscript Language: Turkish
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Copied!
CITE
LookUs & Online Makale