Objectives: The aim of this study was to examine the content of emergency consultation requests from our intensive care unit (ICU) and problems occuring during these consultations.
Materials and Methods: Demographic characteristics of patients, units requesting consultation, reasons for requesting consultation, procedures done during consultations and especially cardiopulmonary resuscitations (CPR) were evaluated retrospectively in 1319 emergency consultation requests from our ICU in the period of August 2007-2008.
Results: The age range of 1319 consultated patients was 10 days to 90 years and 643 patients were male, 676 were female. 64% of consultations were performed in emergency services, 24% in internal services and 12% in surgical services. As with 30% respiratuar disorders were the most frequent reason for consultation, CPR were in the fourth range with 17%. With 61% maximum response to CPR were in the emergency internal service. Only 26% of patients indicated for ICU stay could be accepted to our ICU, 33% were referred to other governmental hospitals and 41% were referred to private hospitals.
Conclucion: TICU bed account in our hospital is not providing our need. The bed account should be increased with satisfiying technical structure and well informed-experienced staff. We think, that regular data-processing network and assigned staff could reduce loss of work force and increase patient care quality.
Amaç: Çalışmamızda Yoğun Bakım Ünitemizden (YBÜ) istenen acil konsültasyonların içeriği ve yaşanan sorunların irdelenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Ağustos 2007-2008 tarihleri arasında YBÜ’den acil konsültasyon istemi olan 1319 olgu demografik özellikleri, görüldüğü birimler, konsültasyon istem sebepleri, yapılan işlemler ve bunlar içerisinde kardiyopulmoner resüsitasyonlar (KPR) açısından retrospektif olarak değerlendirilmiştir.
Bulgular: 1319 olgunun yaş aralığı 10 günlük ile 90 yaş arasında olup, 643’ü erkek ve 676’sı kadındır. Konsültasyonların %64’ü acil servislerde, %24’i dahili servislerde ve %12’si cerrahi servislerde yapılmıştır. Konsültasyon istem sebepleri arasında %30 oranıyla solunum yetmezliği ilk sırada, KPR ise %17 oranı ile dördüncü sırada yer almaktadır. %61 oranı ile KPR’ye en fazla acil dahiliye bölümünde yanıt alınmıştır. Yoğun bakım endikasyonu konan olguların yalnızca %26’sı yoğun bakımımıza kabul edilebilmiştir. %33’ü başka devlet hastanelerinin yoğun bakımlarına, %41’i özel hastanelerin YBÜ’lerine sevk edilmiştir.
Sonuç: Sonuç olarak; Hastanemiz yoğun bakım yatak sayısı ihtiyacımızı karşılamakta yetersizdir. Teknik alt yapısı yeterli ve bilgili-tecrübeli ekiplerden oluşan yoğun bakım yatak sayısının arttırılması gerekmektedir. Hasta sevki konusunda düzenli bilgi işlem ağı kurulmasının ve görevli kişilerin belirlenmesinin yaşanan iş gücü kaybını azaltacağı ve hasta bakım kalitesini arttıracağı kanaatindeyiz.