Introduction: Insulin resistance due to chronic growth hormone (GH) excess in acromegaly and inhibition of insulin and glucagon secretion by long-acting somatostatin analogues (SSA) used in the treatment are the main reasons of the impaired glucose tolerance in acromegalic patients.
Objective: We aimed to determine the effect of long-acting SSA, Octreotide-LAR and Lanreotide-Autogel treatment on glucose homeostasis regarding the insulin resistance and pancreatic β-cell function.
Method: Totally 30 patients (17 male, 13 female; mean age: 44,63±11,85 years) were enrolled in this cross sectional study. Serum IGF-1 concentrations and glucose, insulin, GH levels at 0., 30., 60. and 120. minutes during 75 gr oral glucose tolerance test (OGTT) were measured. Patients were categorized into 3 groups according to their disease activity. Patients cured after operation, patients with active disease after operation but in remission after SSA therapy and patients with active disease after operation and SSA therapy were defined as cure, remission and active group, respectively For the interpretation of glucose homeostasis, formulas for insulin resistance (HOMA-IR, QUICKI) and β-cell function (HOMA-β, Insulinogenic index) were used.
Results: There was no statistically significant difference between groups for HOMA-IR and OUICKI (p=0,78; p=0,781) and also between disease activity and insulin resistance. For the insulinogenic index, which is the marker of early phase of insulin secretion, there was a borderline difference in significance between groups (Insulinogenic index; cure group: 0,97; remission group: 0,52; active group: 0,33; p=0,076). Although no statistically significant difference between groups, HOMA-β of cure group was higher than the other two groups independent of disease activity (HOMA-β: cure group %104; active group %72; remission group %59; p=0,384). In the cure group, the insulin levels during OGTT, the peak insulin secretion during OGTT were higher and the time to reach the peak level was lower than the other groups but not significantly (p=0,420; p=0,176). When parameters determining the glucose homeostasis and disease activity were examined, only statistically significant negative correlation between insulinogenic index and nadir GH was found (r=0,367; p<0,05).
Conclusion: Treatment of long acting SSA in acromegaly leads to inhibition of insulin secretion from pancreatic β-cells, thereby may cause deterioration in glucose homeostasis.
Giriş ve Amaç: Akromegalide kronik büyüme hormonu (GH) fazlalığına bağlı gelişen insülin direnci ve tedavi sürecinde kullanılan uzun etkili somatostatin analoglarının (SSA), GH yanında insülin ve glukagonu da inhibe etmesi sonucu glukoz toleransında bozukluklar gelişmektedir. Çalışmamızda, hastalık aktivitesi ve uzun etkili SSA olan OktreotidLAR ve Lanreotid-Autogel tedavisinin akromegali hastalarında insülin direnci ve β-hücre fonksiyonu açısından glukoz homeostazı üzerine etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Kesitsel planlanan çalışmamızda toplam 30 hasta (17 erkek, 13 kadın; ortalama yaş: 44,63±11,85 yıl) incelenmiştir. Hastalarda açlık insülini, kan glukozu, HbA1c ve insülin benzeri büyüme faktörü-1 (IGF-1) düzeyi çalışılmıştır. 75 gr glukoz ile oral glukoz tolerans testi (OGTT) sırasında 0., 30., 60. ve 120. dakikalarda GH, insülin ve glukoz düzeyleri ölçülmüştür. Hastalık aktivitelerine göre hastalar 3 farklı gruba ayrılmıştır. Cerrahi kür grubu, transsfenoidal hipofiz adenomektomi operasyonu geçirmiş ve kür sağlanmış olan; remisyon grubu, operasyon ile başarı sağlanamamış ancak uzun etkili SSA ile remisyon sağlanmış olan; aktif grubu ise operasyon ile kür sağlanamamış, uzun etkili SSA tedavisi altında halen aktif hastalık ile izlenen 10’ar olgu ile oluşturulmuştur. Hastalarda glukoz homeostazının değerlendirilmesin için insülin direnci (HOMA-IR ve QUICKI) ve β-hücre fonksiyonunu (HOMA-β ve insülinojenik indeks) belirleyen testler kullanılmıştır.
Bulgular: HOMA-IR ve QUICKI açısından gruplar arasında anlamlı farklılık saptanmamıştır (p=0,781; p=0,781). Hastalık aktivitesi ile insülin direnci arasında anlamlı korelasyon izlenmemiştir. Erken faz insülin salgısının göstergesi olan insülinojenik indeks açısından gruplar arasında farkın istatistiksel anlamlılık düzeyine erişmediği saptanmıştır (İnsülinojenik indeks: kür grubunda 0,97; remisyon grubunda 0,52; aktif grupta 0,33; p=0,076). Pankreas β-hücre fonksiyonunu değerlendiren HOMA-β değerinin kür grubunda en yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Somatostatin analogları ile medikal tedavi uygulanan diğer iki grupta ise hastalık aktivitesinden bağımsız olarak daha düşük olduğu görülmüştür. Ancak fark gruplar arasında istatistiksel anlamlılığa ulaşmamıştır (HOMA-β: kür grubunda %104; aktif grupta %72; remisyon grubunda %59; p=0,384). Kür grubunda OGTT sırasında insülin düzeyleri, pik insülin salınımı daha yüksek, pik düzeye erişme süresi ise daha düşük saptanmıştır (p=0,420; p=0,176). Hastaların glukoz homeostazının değerlendirildiği parametreler ile hastalık aktivitesi belirleyicilerinin korelasyonu incelendiğinde sadece insülinojenik indeks ile OGTT sırasında belirlenen en düşük GH düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korelasyon olduğu saptanmıştır (r=0,367; p<0,05).
Sonuç: Akromegali hastalarında uygulanan uzun etkili SSA’ları pankreas β-hücreleri üzerine insülin sekresyonunu inhibe edici etki göstererek karbonhidrat intoleransına yol açabilir.