Objectives: The more often the endoscopy sedation is performed, the more the risk of adverse events, and therefore, advanced monitoring becomes more and more essential in endoscopy units. The present study aims to evaluate whether the Bispectral Index (BIS) monitoring is an early predictor of respiratory depression and to determine the compliance between commonly used clinical sedation score.
Methods: This study was approved by the ethics committee. The sample consisted of 60 patients aged 18 to 50 years with an American Society of Anesthesiologists (ASA) physical status of I scheduled for endoscopic retrograde cholangiopancreatography (ERCP). All patients received propofol mediated sedation. Ramsay sedation score (RSS) was used as a clinical sedation score to assess the depth of sedation. Participants were attached to a BIS monitor. Perioperative hemodynamics, BIS values, the mean dose of propofol, procedure duration, apnea, frequency of oxygen desaturation and airway-related interventions, as well as demographic parameters, were recorded. BIS scores were blinded to RSS data.
Results: The study sample consisted of 60 patients (36 females) aged 18 to 50 years (mean: 36.10±8.02). The mean procedure time and the dose of propofol were 32.70±1.79 min and 287.17±59.66 mg, respectively. The cut-off values for respiratory depression were as follows. At the 15th min of measurement, the BIS score of 60 had 96.2% sensitivity and 42.9% specificity. At the 20th min of measurement, the BIS score of 59.50 had 98.2% sensitivity and 100.0% specificity. At the 25th min of measurement, the BIS score of 59.00 had 98.3% sensitivity and 50.0% specificity. Regression analysis showed that the mean BIS score (p=0.000, 95%CI-0.110-0.043) increased by 0.076 with a unit increase in the RSS.
Conclusion: BIS was highly correlated with RSS, and therefore, can be used to avoid respiratory depression during sedation.
Amaç
Endoskopi işlemlerinde sedasyon ne kadar sık yapılırsa, yan etki sıklığı da o kadar artmaktadır; işte bu nedenle endoskopi ünitelerinde gelişmiş monitorizasyon giderek daha önemli hale gelmiştir.
Bu çalışmanın amacı, Bispektral İndeks (BIS) monitorizasyonunun işlemlerde gelişebilecek solunum depresyonunu erken dönemde tespit edip etmediğini değerlendirmek ve yaygın olarak kullanılan klinik sedasyon skoru ile arasındaki uyumunu belirlemektir.
Materyal ve Metot
Çalışmaya, etik kurul onayı alınmasını takiben Endoskopik RetrogradKolanjiyopankreatografi (ERKP) yapılması planlanan Amerikan Anesteziyologlar Derneği (ASA) fiziksel durumu I olarak belirlenen 18 ila 50 yaşları arasındaki 60 hastanın verileri dahil edildi.
Tüm hastalara sedasyon sırasında propofol kullanıldı. Sedasyon derinliğini değerlendirmek için klinik sedasyon skoru olarak Ramsay sedasyon skoru (RSS) kullanıldı. Tüm katılımcılar BIS monitörüne bağlandı. Perioperatif hemodinamik değerler, BİS değerleri, ortalama propofol dozu, işlem süresi, apne sıklığı, desatürasyon sıklığı ve hava yolu ile ilgili yapılan müdahaleler, demografik parametreler kaydedildi. BIS skorları RSS verilerine kör tutuldu.
Bulgular
Araştırmayı, 18-50 yaşlarında (ortalama: 36.10 ± 8.02) 60 hasta (36 kadın) oluşturmuştur. Ortalama işlem süresi ve Propofol dozu sırasıyla 32.70 ± 1.79 dk ve 287.17 ± 59.66 mg idi. Solunum depresyonu sırasında kaydedilen BİS değerlerini incelediğimizde; ölçümün 15. dakikasında 60 olan BİS skorunun % 96.2 duyarlılığa ve % 42.9 özgüllüğe; 20. dakikasında ölçülen 59.50'lik BİS skorunun % 98.2 duyarlılığa ve % 100.0 özgüllüğe ve ölçümün 25. dakikasında 59.00'lık BİS skorunun% 98.3 duyarlılığa ve % 50.0 özgüllüğe sahip olduğu görülmüştür. Regresyon analizi ise ortalama BİS puanının (p = 0.000,% 95 CI -0.110-0.043) RSS'de birim artışla 0.076 oranında arttığını göstermiştir.
Sonuçlar
BİS Monitorizasyonunun RSS ile uyumlu olduğu ve sedasyon sırasında gelişebilecek solunum depresyonunu önlemek için kullanılabileceği kanaatindeyiz. (SETB-2020-05-085)