Objectives: Chronic systemic diseases (CSD) and cancer are closely related to the clinical course, severity and mortality of COVID-19 due to the immunosuppressive conditions caused by these diseases. The purpose of this study was to investigate the differences between the effects of cancer and CSD on the clinical and laboratory parameters of patients with COVID-19.
Methods: The study included patients who received inpatient treatment with the diagnosis of COVID-19 at Ondokuz Mayıs University between March 16, 2020, and December 1, 2020. The participants were divided into four groups as follows: Those without comorbidities (Group 1), those with only CSD (Group 2), those with only cancer (Group 3), and those with both CSD and cancer (Group 4). Comparative statistical evaluation was performed in terms of clinical symptoms, biochemical parameters, and admission to intensive care and survival.
Results: In total, 750 patients were included: 242 patients in Group 1, 442 in Group 2, 27 in Group 3, and 39 in Group 4. The mean age of the patients was 57.1±9.4 years and 53.7% were male. Patients of Group 1 were significantly different from those of the other groups in terms of age, requirement for intensive care and intubation, complications, survival, white blood cell and lymphocyte count, neutrophil/lymphocyte ratio and levels of hemoglobin, lactic acid dehydrogenase, ferritin, D-dimer, and C-reactive protein (for each p<0.001).
Conclusion: No difference was observed among laboratory parameters, intensive care admission, intubation need, complication frequency, and survival rates in patients with CSD or cancer. It was detected that all three groups with CSD and cancer were worse than Group 1 in terms of intensive care need, intubation, and survival.
Amaç: Kronik sistemik hastalıklar (KSH) ve kanserler neden oldukları immunsupresif durumlar nedeniyle COVID-19 hastalarında hastalığın klinik seyri, şiddeti ve mortalitesi ile yakından ilişkilidir. Bu çalışmada kanser ve KSH’nin COVID-19 hastalarında klinik laboratuvar ve sağ kalım üzerine etkileri arasındaki farkı incelemeyi amaçladık.
Metod: Ondokuz Mayıs Üniversitesinde 16 Mart 2020 ile 1 Aralık 2020 tarihleri arasında COVID-19 tanısıyla yatarak tedavi gören hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Bunlar arasında; ek hastalığı olmayanlar (Grup1), sadece KSH’si olanlar (Grup2), sadece kanser hastalığı olanlar (Grup3) ve hem KSH hem de kanser hastalığı olanlar (Grup4) olarak dört gruba ayrılmıştır. Gruplar arasında klinik semptomlar, biyokimyasal parametreler, yoğun bakım yatışı ve sağ kalım açısından istatistiksel olarak karşılaştırmalı değerlendirme yapılmıştır.
Bulgular: Toplamda 750 hasta olup; Grup 1’de 242, Grup 2’de 442, Grup 3’te 27, Grup 4’te 39 hasta vardır. Hastaların yaş ortalaması 57,1 ±9,4 (min: 18-max: 96) yıldır ve %53,7’si erkektir. Yaş, yoğun bakım, entübasyon, komplikasyon, sağ kalım, WBC, hemoglobin, lenfosit, nötrofil/lenfosit oranı, LDH, ferritin, D-dimer, CRP açısından Grup 1’in diğer gruplardan anlamlı oranda farklı olduğu belirlenmiştir (her biri için p<0,001).
Sonuç: KSH veya kanser hastalığı olan COVID-19 hastalarının laboratuvar tetkikleri, yoğun bakım yatışı, entübasyon ihtiyacı, komplikasyon sıklığı ve sağ kalım oranları açısından klinik olarak anlamlı bir fark olmadığı görülmüştür. KSH ve kanser hastalığı olan her 3 grubun da yoğun bakım ihtiyacı, entübasyon ve sağ kalım parametreleri açısından Grup 1’e göre daha olumsuz olduğu tespit edilmiştir. (SETB-2021-10-303)