Work stress can be defined as the situation that makes person stressful which occur from physical and emotional responses and capability of workers. The end point of this process can set as “Burnout syndrome” if the methods to cut down the stress were insufficient. The aim of this study was to determine the burnout, work-related stress, work satisfaction and state-trait anxiety levels at the beginning and at the end of the period in assistant doctors who work in Intensive Care Unit (ICU) of the department of anesthesiology and reanimation in the Numune training and research hospital. Maslach Burnout Inventory (MBI), Minnesota Satisfaction Inventory (MSI), Work-Related Strain Inventory (WRSI) and State-Trait Anxiety Inventory (STAI) scales were used in the evaluation. These tests were done at the first day, in the middle and at the end of their work period of the assistants in the ICU. At the end of the study the mean level of end-time WRSI was higher than at the beginning time and the mean level of end-time MSI was lower than at the beginning time. These differences were clear but not statistically significant. The personal accomplishment scores of MBI at women were higher than men and same scores of the assistants whose experiences in ICU were
more than 5 months was higher than the others and these differences were statistically significant. In conclusion it can be said that the way of getting more productivity from health personal is to lack of workrelated stress.
İş stresi, bireyin yeteneklerine, fiziksel ya da psikolojik nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan ve bireyde gerilim yaratan durum olarak tanımlanmaktadır. Stres ile baş etme yöntemleri uygun şekilde kullanılamadığında veya yetersiz kaldığında süreç birey zamanla “tükenmişlik sendromu” ile karşı karşıya kalır. Bu çalışmada, Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon biriminde çalışan asistanların “yoğun bakım” çalışma dönemi sırasındaki tükenmişlik, iş doyumu, işe bağlı gerginlik, durumluluk ve süreklilik kaygı düzeylerinin değişip değişmediğini saptamak ve başlangıç ile sonuç arasındaki ilişkiyi belirlemek amaçlanmıştır. Bunun için asistanlara, yoğun bakım biriminde çalışmaya başladıkları ilk gün, çalışma dönemi içinde ve çalışma dönemi bitiminde olmak üzere üç kez, Maslach Tükenmişlik Ölçeği, Minnesota İş Doyumu Ölçeği (İDÖ), İşe Bağlı Gerginlik Ölçeği (İBGÖ) ve Durumluluk ve Süreklilik Kaygı Ölçeği (STAI) verildi. Çalışma dönemi sonundaki İBGÖ puan ortalaması, başındaki IBGÖ puan ortalamasından yüksekti ve aradaki fark anlamlılığa eğilimli, baştaki İDÖ puan ortalaması, sonundaki puan ortalamasından yüksekti ve fark anlamlılığa eğilimliydi. Kadınların Maslach Tükenmişlik Ölçeği’ne ait kişisel başarı alt ölçeği puan ortalaması erkeklerden daha yüksek, yoğun bakım deneyimi 5 ay veya daha uzun olanların kişisel başarı puan ortalaması, 5 aydan daha kısa olanların ortalamasından istatistiksel olarak yüksekti. Yoğun bakımlarda çalışan sağlık personelinde görülen tükenmişlik ve iş stresi azaltılabilirse daha verimli olunacaktır.
Anahtar Kelimeler: Tükenmişlik, iş stresi, yoğun bakım