The plasma calcium is maintained at a remarkably constant concentration by a complex homeostatic mechanism which is only partially understood. A multitude of cell and organ functions are dependent on the maintenance of the extracellular fluid calcium concentration within a very narrow range. Hypercalcemia is rarely a presenting sign of malignency, except in patients with parathyroid carcinoma, human T-cell lympotropic virus type-1 lymphoma, or multiple myeloma. In this article, a rarely occured coma of hypercalcemia due to very seldom etiology is presented and then coming out of the coma dramatically by applying IV Pamidronate and SC Calcitonin concomitant treatment and interesting clinic progress is explained.
Result: Clinicians are frequently confronted with hypercalcemia as an isolated laboratory abnormality. In practice 90 percent of cases are due either to primary hyperparathyroidism or to malignancy. Thus, the first two conditions that the clinician considers when faced with differential diagnosis of hypercalcemia is whether the underlying disorder responsible is malignancy or primary hyperparathyroidism.
Kalsiyum dengesi yalnızca bir kısmı anlaşılabilmiş kompleks bir homeostatik mekanizma tarafından oldukça belirgin konsantrasyonda devam ettirilir. Hücre ve organ fonksiyonlarının büyük bir çoğunluğu, ekstrasellüler sıvı kalsiyum konsantrasyonunun çok dar sınırlar içinde devam ettirilmesine bağımlıdır. Malignitenin işareti olarak lıiperkalseminin bulunması paratroid karsinomu, HTLV tip- I lenfoma veya multipl myeloma dışında oldukça seyrektir. Bu makalede oldukça seyrek görülen bir etyolojiyle oluşan hiperkalsemi koması olgusu sunulmuş; ıııtravenoııs (IV) Panıidronat ve subcutaneus (SC) Kalsitonin ardışık tedavisi ile komadan dramatik bir şekilde çıkış ve ilginç klinik seyir anlatılmıştır.
Sonuç: Klinisyenler hiperkalsemiyle sıkça izole bir laboratuar anormallik olarak karşılaşırlar. Pratikte bu nedenlerin %90’nmı primer hiperparatroidiznı ve malignensi oluşturmaktadır. Bundan dolayı klinisyenler hiperkalsemi ile karşılaştıklarında ilk önce bu iki nedeni araştırmalıdır.